Gazete Emek - Amedspor tarafından başta bu hafta maç yapacakları Sakaryaspor olmak üzere tüm kulüpleri tarihi dostluk, barış ve kardeşlik çağrısı yapıldı.
Amedspor Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, kulüplerin emeğin ve fedakarlığın ürünü olduğunu ve bunu dostlukla ve kardeşlikle taçlandıracakları belirtildi.
AMEDSPORUN AÇIKLAMASI ŞU ŞEKİLDE:
Kulüplerimiz Emeğin ve Fedakarlığın Ürünüdür. Bunu Dostlukla ve Kardeşlikle Taçlandıracağız.
1972’de Melikahmet Turanspor olarak kurulan kulübümüz büyük emek ve çabalarla bugünlere gelmiş ve 1. Ligde mücadele etme başarısı yakalamıştır.
Bu hafta karşılaşacağımız Sakaryaspor da Fikret Aldinç’in hem kaleci, hem kaptan hem de teknik direktör olarak büyük fedakârlıklarla görev yaptığı günlerden bugünlere gelmiştir.
Kulüplerimiz sahada rakip olsa da, geçmişten günümüze sarf edilen çabaların, verilen mücadelenin farkındadır, tribünlerde ve tüm sosyal alanlarda dost ve kardeştir. Tüm maçlarda bu dostluk ve kardeşliğin gelişmesi için Amedspor takımı, taraftarları ve camiası olarak elimizden gelen çabayı göstereceğimizden şüphe duymuyoruz. Bu yaklaşımı tüm liglerde oynayan takımlarımızın gönülden desteklediğine, takımlarımızı ayrıştıracak, ötekileştirecek yaklaşımlara karşı duracaklarına yürekten inanıyoruz.
Ozan Nesimi Çimen’in dile getirdiği gibi, “Dostluklar kurulsun, insanlar gülsün”. Amedspor olarak bizlerde tüm dost ve kardeş takımlarımıza ve kamuoyuna diyoruz ki; “ Tüm kulüplerimiz arasında dostluklar kurulsun, taraftarlar gülsün, yeşil sahalarda barış, kardeşlik ve dostluk güvercinleri uçsun”
Bu hafta oynayacağımız ligin 3. Maçında tüm takımlarımıza başarılar diliyoruz. Kendi sahamızda tüm kulüplerimizi büyük misafirperverlikle karşılamaya ve ağırlamaya devam edeceğimizi, deplasmanda da oynayacağımız tüm maçlarda centilmenlik kurallarına sonuna kadar bağlı olacağımızı ifade etmek istiyoruz. Bu çerçevede tüm taraftarları ve futbolseverleri de maçlarda daha sağduyulu olmaya, kucaklayıcı ve birleştirici bir dil ve üslup kullanmaya, futbolu insanlarımız arasında ayrıştırıcı bir faaliyet olarak değil, birleştirici ve bir arada tutucu sosyal bir tutkal olarak görmeye davet ediyoruz.
