Gazete Emek- DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Van Büyükşehir Belediyesi'ne kayyım atanmasının ardından parti genel merkezinde açıklama yaptı.
'SÜRECİ DARBELEMEYİ Mİ HEDEFLİYORSUNUZ?'
İlk olarak konuşan Tülay Hatimoğulları, "Gün geçmiyor ki iktidarın yeni bir baskıcı uygulamasıyla uyanmayalım. Öcalan'dan beklenen çağrının 15 Şubat'ta gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini soruyordu herkes. Böylesine sembolik bir günde Van'a kayyım atandı. Bugüne kadar AKP'nin, Saray'ın nasıl çalıştığını, bu sembolik günlere nasıl önem atfettiğini biliyoruz. Erdoğan'a soruyoruz: Van'a kayyım atayarak ne yapmaya çalışıyorsunuz? Var olan süreci dinamitlemek mi istiyorsunuz? Bu diyalog sürecini darbelemeyi mi hedefliyorsunuz? Talimatın yurt dışında döndüğü gibi verildiğini de çok iyi biliyoruz" dedi.
'İKTİDAR, VAN DİRENİŞİNİN İNTİKAMINI ALIYOR'
Hatimoğulları, "31 Mart'tan sonraki mazbata tartışmaları sırasında Van halkı tarihi bir direnişe imza attı. Bu adımın atılması rövanşist bir tutum. Bu iktidar, Kürt halkından Van direnişinin intikamını almak istediği için kayyım atanmıştır. Kayyımlar bizde de halkta da yok hükmündedir. Bu bir komplodur. Bu bir kumpastır. Bunları asla kabul etmiyoruz" diye konuştu.
'TÜRK-KÜRT KARDEŞLİĞİ DAVA EDİLECEKSE BAHÇELİ'YE DE DAVA AÇMALARI GEREKİYOR'
Kent uzlaşına yönelik operasyonu da eleştiren Hatimoğulları, şöyle devam etti:
"Bugün sadece Kürt belediyelerine değil, kent uzlaşısıyla seçilen İstanbul'daki belediyelere yönelik saldırılar da ortada. Dünyanın hiçbir yerinde uzlaşı, Türk- Kürt kardeşliği dava edilmemiştir. Türk- Kürk kardeşliğini 1 Ekim'den beri Sayın Bahçeli de ifade etti. Bu saiklerle değerlendirdiğimizd Bahçeli hakkında da dava açmaları gerekiyor."
'ONLAR NE YAPARSA YAPSIN BARIŞ İÇİN MÜCADELE ETEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ'
Barış için mücadele etmeyi sürdüreceklerini vurgulayan Hatimoğulları, "Uzlaşıyı yargılayan bir iktidarın barış hakkında ne düşündüğünü bilemiyoruz. İktidar zannetmesin ki diyalog süreci devam ederken bu yapılanları normal diye algılayacağız. Bizler barış için on yıllardır mücadele ediyoruz, bunun için en ağır bedeli ödeyen siyasi partiyiz. Biz barış için mücadele etmekten bir adım bile geri adım atmayacağız. Erdoğan, AKP ve iktidar ise bunun tam tersini yapmaktadır. Türkiye'deki bütün muhalif kesimler bu sürecin bir barışla sonuçlanmasını beklemektedir. Onlar ne yaparsa yapsın biz barış için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Ama baskılara karşı en güçlü bir şekilde, demokratik zeminde mücadele vereceğiz" diye konuştu
'HALKIN İRADESİNE SAHİP ÇIKMASI MI TERÖR, ÇETEVARİ BİR ŞEKİLDE HALKIN İRADESİNİ GASP ETMEK Mİ?'
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan da "Sayın Öcalan demokratik bir çağrı için büyük bir hazırlık yaparken Van'a kayyım atanıyor. Buna 'art niyetli değil' diyebilecek kimse var mı? Belediyenin gasp edilme sebebi olarak Sayın Zeydan'ın çatışma bölgesine çatışmayı sona erdirmek için gittiği iddia ediliyor. Suç mahalline kimsenin gitmediğini jandarma, bilirkişi söylüyor ama yargı onları dinlemiyor. Bizim mücadele geleneğimiz gaspa karşıdır. Bu kötülüğü, bu düşmanlığı kimse unutmaz. Onurlu Van halkı iradesine sahip çıkacaktır. Sandıkta iradesini seçen halkın iradesine sahip çıkması mı terördür? Çetevari şekilde başka bir ülkenin toprağını işgal etmiş gibi halkın iradesini gasp etmek mi terördür? Bunu kabul etmiyoruz" dedi.
'BU YOL, YOL DEĞİL'
İktidara çağrı yapan Bakırhan, şöyle dedi:
"Van'dan İstanbul'a kadar örülmeye çalışılan bütün kumpaslara karşı mücadele edeceğiz. Samimiyete davet ediyoruz. Amacınız nedir? Siz Kürt sorunu deyince ne anlıyorsunuz? Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Mertçe cevabını verin. Sizi aklıselime davet ediyorum. Bu yol yol değil. Kürt sorununda bir çözümden mi yanasınız yoksa bunları da gerekçe yaparak halkların iradesini gasp etmeye mi çalışıyorsunuz? Mertçe yanıt verin. Siz bu gaspçı anlayışınızı ne kadar devam ettireceksiniz? Demokrasiden, sandıktan korkan bu sistem kayyımcı anlayışla yol yürüyemez" diye konuştu.
Kaynak: Artı Gerçek
