Gazete Emek- Hatay'da bulunan Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler, düşük ücretlere karşı başlattıkları grevi sürdürüyor. Yolbulan patronu, yüzde 20 zamla ortalama 23 bin lira ücret teklif ederken, işçiler net 30 bin lira talep ediyor. Özçelik-İş Sendikasına bağlı işçiler, fabrika önünde kurdukları grev çadırında direnişlerini devam ettiriyor. Emek Partisi, işçilere ikinci kez destek ziyaretinde bulundu.
Her yapılan grevin işçi sınıfı mücadelesini ileriye taşıyan bir araç olduğunu dile getiren Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan, “Bu grev de hem buradaki işçilere hem de bu bölgedeki işçi arkadaşlarımıza ve Türkiye işçi sınıfının mücadelesine katkı sağlayacak bir adımdır. Bu nedenle, konfederasyonların, kamu emekçileri sendikaları olsun, işçi sendikaları olsun, hiçbir ayrım yapmadan bu grevle dayanışma göstermeleri gerekir. Emek ve meslek örgütlerinin de bu grevle dayanışma göstermesi önemlidir, çünkü bu işçi sınıfının grevidir. Burada Özçelik-İş Sendikamız var, ancak bu aynı zamanda tüm işçi kardeşlerimizin grevidir. Bu nedenle, konfederasyonların ve meslek örgütlerinin bu grevin başarıyla sonuçlanması için çaba göstermeleri ve destek vermeleri gerekmektedir" dedi.
"KÂRLARINI KATLAYANLAR İŞÇİLERİ AÇLIĞA HAPSEDİYOR"
Bu yüzden Yolbulan grevinin başarısı için ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını dile getiren Aslan, yoksulluk sınırının 60 bin liranın üzerinde olduğunu hatırlatarak, “İşverenin teklif ettiği de Türkiye'deki açlık sınırı. Asgari ücret 17 bin lira ama araştırmalarda ortaya çıkan şey şu ki açlık sınırı bazı sendikalara göre 20 bin lira bazılarına göre 22 bin lira, bazılarına göre de 24 bin lira. Yani Yolbulan patronu bize diyor ki ‘açlık ücretiyle çalışmaya devam edin’ Bu haksızlıkıtır, hukuksuzluktur. Türkiye'de demir çelik sektörü, en karlı işlerden bir tanesi. Sektörde yüzde 300’den başlayan bin 500’lere kadar varan karlılık oranları var. Özellikle ihracat yapanlarda durum böyle. Söz konusu senin emeğini vermeye gelince alın terinin karşılığını vermeye gelince açlık sınırı dayatılıyor. Yolbulan patronuna soruyoruz. Bu fabrikada tezgahın başında Sen mi çalışıyorsun? Sen de eritiyorsun madeni? Sen mi bu demiri çekiyorsun? Hayır. Koltuklarınızda paşa paşa oturuyorsunuz” diye konuştu.
"NE YAPACAKSAK BİRLİKTE YAPACAĞIZ"
İşçilerin ne ücret aldığının ve hangi koşullarda çalıştığının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı da ilgilendirdiğini ifade eden Aslan, “Ama onlar buraya bakmıyor, kıblesini patronlara dönüyor. Bu grev onu da ilgilendirir. Buradaki yol bulan işçilerin çalışma koşulları, hangi ücreti talep ediyorlar, onu da ilgilendirir. İşveren üzerinde baskı kurması gerekir. ‘Bu koşullarda işleri çalıştırmayın’ demesi gerekir. Ama ne yazık ki bugün bunlar olmuyor. Çünkü Çalışma Bakanı kendisi de, Maliye Bakan’ı da diyor ki asgari ücret yeterli. Sayın Maliye Bakanı, Çalışma Bakanı, sen 17 bin lirayla bırak bir ayı bir gün geçin. Oradan konuşmak kolay. O yüzden memlekette, işçinin, işçiden başka dostu yok. Ne yapacaksak birlikte yapacağız, ne yapacaksak birlikte kazanacağız” dedi.
"YOLBULAN İŞÇİLERİNİN HAKLI MÜCADELESİ KAZANACAK"
2002 yılından 2024 yılına kadar hazineden faizler için ödenen rakamın 563 milyon dolar olduğunu dile getiren Aslan, “Bu yıl 1 trilyon 200 milyar lirayı faize veriyoruz. Seneye bunun iki katı faize gidecek. Ama işçiye gelince ‘asgari ücret çok’ diyorlar. Fazla istemeyin, işletmeler batar diyorlar. Hiçbir sanayici, hiçbir işveren kar yapmadan bir yere getirip işletme kurmaz” dedi. Ülkede baskı ve ucuz emek sömürüsüne karşı işçi sınıfının ve emekçilerin birleşik ortak mücadelesi olmadan kazanımlarını güvence altına alamayacağını ifade eden Aslan, “İnanıyoruz ki Yolbulan işçileri bu haklı mücadelede mutlaka ve mutlaka kazanımda çıkacaklardır. Bu kazanın aynı zamanda bu bölge Türkiye işçi sınıfını kazanımı olacaktır” dedi.
Kaynak: Evrensel
