EKONOMİ

Ev sahipleri ile kiracılar karşı karşıya; 100 bin dava açıldı

Abone Ol

Gazete Emek - Konut fiyatlarının 5-10 milyon liradan başlayan satış değerine ulaşması kiralık talebini artırdı. Birikimleri daire satın almaya yetmeyen vatandaşların kiralıklara yönelmesi ise fiyatları uçurdu. Kira gelirinin, hem enflasyon, hem de bulunduğu bölgeye göre düşük kaldığını düşünen ev sahipleri kiralıklara zam yoluna gitti. Bu da fiyatların 4-5 bin liralardan en az 10-15 bin liralara fırlamasına neden oldu.

TAHLİYE DAVALARI YÜZDE 113 ARTTI

Dünya gazetesinden Hamide Hangül’ün haberine göre, Gayrimenkul Hukuku Derneği (GHD) Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, kira tahliye davalarının, 2022 yılının tamamında 22 bin olurken, bu yılın ilk 6 ayında 47 bine ulaştığına işaret etti. Kiraz, “Sadece ilk 6 ayda, bir yılda iki kat daha fazla tahliye davası açıldığı görülüyor. Bundan daha fazla, 100 bin kadar da kira tespit davası olduğu kanaatindeyim. Çok ciddi bir rakam. Mahkemeler zaten çalışamaz hale gelmiş durumda. Sulh hukuk mahkemelerinin kitlendiğini görüyoruz” diye konuştu.

Tahliye ve kira tespit davalarında mahkeme sürecinin yaklaşık 2-3 yıl sürdüğüne işaret eden Kiraz, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bunu istinaf dahil söylüyorum. Kira tespit davalarında sonuç, kira tahliye davalarından daha çok olumlu çıkıyor. Yani 2 bin liraya oturan bir kiracınız var diyelim. Bölgede rayiç 15 bin lira olduysa, hakim o kirayı 10-12 bin lira bandına yükseltiyor.

Mal sahibinin isteği kısmen de karşılanıyor. Tahliye davalarında olay, bizim hukukumuz sadece haklı sebeple tahliyeye dayalı olduğu için, her gerekçe tahliyeye sebebiyet vermiyor. Ancak mülkiyet hakkı, üstün bir hak olduğu için tahliye davalarında da genel olarak tahliye kararları çıkıyor. Kanunda sayılı 8 haklı gerekçeden herhangi birine sahipse mal sahibi, biraz bekliyor ancak tahliye sonucunu mutlaka alıyor. Genel kabul oranları yüzde 75-80’in üzerindedir mal sahibi lehine davalarda. Her iki dava da en az 2-3 yıl sürüyor.”

Sulh hukuk mahkemelerini adeta kilitleyen kira davaları dolayısıyla duruşma sürelerinin de uzadığına işaret eden Kiraz, “Duruşma süreleri 8-9 ay, hatta İstanbul’un kimi yerlerinde 1 yılı buluyor ilk duruşma. Bu mahkemelerin kilitlendiğini gösteriyor. 1 Eylül’de arabuluculuk devreye girecek. Belki bir miktar rahatlata yaşatır ancak temel olarak sorunu çözmez” dedi.

KİRAYA ALT VE ÜST SINIR GETİRİLMELİ

Kira davalarının azalması ve sorunun çözümü için nasıl bir yol izlenmesi gerektiği konusunda Kiraz, şu önerilerde bulundu:

“Sorun şöyle çözülür. Kira artış oranında yüzde 25 kuralı birinci yıl değil ancak, ikinci yıl için doğru değil. Kirada hem üst, hem alt sınır getirilmeli. Yani bir bölgede, bir apartmanda 2 bin liraya oturan kiracı ile 15 bine oturan kiracı olmaz.

Eğer o bölgede kira rayici 15 bine çıkmışsa, alt sınır da 7 bin 500 lira olur. Böyle bir durumda, kira tespit davaları imkansız hale gelebilir. Ancak yine de gelirse, yargı reformu yapılarak kira tespit ve tahliye davalarının istinafsız kesin hükümle çözülmesi, yani 3 ay ile 6 ay arasında çözülmesine yönelik adımlar atılabilir. Üçüncü çözüm de enflasyonun düşürülmesi ve kiralık sosyal konut üretmektir.”