GÜNDEM

Gazeteciler Cemiyeti: 10 Ocak Gazeteciler için kutlanacak bir gün olmaktan çıktı

Abone Ol

Gazete Emek- Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, basın özgürlüğü önündeki ekonomik ve siyasi engeller nedeniyle 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün kutlanacak bir gün olmaktan çıktığını vurguladı. Gazetecilerin karşı karşıya olduğu sorunların tüm toplumu derinden etkilediğini ve giderek kalıcı hale geldiğini belirten Bilgin, tüm gazetecileri meslek örgütlerinde bir araya gelmeye çağırdı.

Medya İzleme Raporu 2022-1'i indirmek için tıklayınız


Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, 2022 yılında 78 gazetecinin gözaltına alındığını, 60’tan fazla gazetecinin saldırıya uğradığını, 43 gazetecinin cezaevinde olduğunu, para cezalarıyla gazetecilerin susturulmaya çalışıldığını hatırlattı ve bu ortamda 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayamadıklarını söyledi. Bilgin, gazetecilerin çalışma şartlarını düzenleyen Basın İş Kanunu’nun yıl dönümünde bu kanunun uygulanmadığı işyerlerinin sayısının arttığını belirterek “Gazeteciler köle gibi çalıştırılıyor, cezalarla boğuşuyor, saldırıya uğruyor, öldürülüyor. Bu düzeni hep beraber değiştirmeliyiz” dedi.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin, Cemiyet’in 77’nci kuruluş yıl dönümü 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, Gazeteciler Cemiyeti’nin Avrupa Birliği desteğiyle yürüttüğü Demokrasi İçin Medya/Medya İçin Demokrasi Projesi’nin 2022 yılı Medya İzleme Raporu ve Mesleki Memnuniyet Araştırmasının ön sonuçlarının yayınlandığını duyurdu. Bilgin, Mesleki Memnuniyet Araştırmasının 331 gazetecinin katılımıyla yapıldığını ve yılın en kapsamlı alan araştırması olarak çok çarpıcı sonuçlar ortaya koyduğunu söyledi. Medya izleme raporunun da 2022 yılı içinde Türkiye’deki basın özgürlüğü atmosferindeki gerilemeyi ve gazetecilerin çalışma koşullarını ortaya koyduğunu belirten Bilgin, izleme raporu ve araştırmanın ayrıntılı sonuçlarının Mart ayında yayınlanacağını bildirdi.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin, “Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Yani bizim iş kanunumuzun yayınlandığı günün yıl dönümü. Ne acıdır ki bugün bu kanun uygulanmıyor. Karşı karşıya kaldığımız saldırılar ve cezalar yetmezmiş gibi meslektaşlarımız yasa dışı çalıştırılıyor ve sefalet ücretleriyle geçinmeye çalışıyor. Biz gazetecilere reva görülen çağ dışı baskılar ve köle gibi çalışma düzeni tüm toplumu çölleştiriyor” ifadelerini kullandı. Bilgin, 2022 raporundaki başlıkları şöyle anlattı:

2022’DE GAZETECİLERE SALDIRILAR ARTTI, YÜZDE 61’İ TEHDİT ALDI

“Geride bıraktığımız yıl basın özgürlüğü açısından maalesef son derece karanlık bir yıldı. Gazetecilere 40’tan fazla saldırı olayı raporladık, onlarca meslektaşımız ölümle tehdit edildi. 331 gazetecinin zaman ayırıp katkı sunduğu Mesleki Memnuniyet Araştırması sonuçlarına göre, gazetecilerin yüzde 61’i haberleri nedeniyle tehdit edildi. Yerel basındaki meslektaşlarımız en ağır tehditlere ve saldırılara uğruyor. Bu saldırılar önlenmedi, siyasetçiler gazetecileri hedef göstermeye devam etti, gazetecilerin açtığı davalar, suç duyuruları sonuçsuz kaldı. Böyle olunca saldırganların cesaretlenmesi kaçınılmazdır. Ve maalesef Kocaeli’de meslektaşımız Güngör Arslan gazetesinde kurşunlanarak öldürüldü. Savcılık, gazeteci Arslan’ın susturulmak amacıyla öldürüldüğünü iddianameye yazdı. Gazetecilere saldırıların önlenmesi için etkili, caydırıcı yasal önlemlere ihtiyaç var ama gazetecileri korumak yerine gazetecileri cezalandıracak bir yasa, sansür yasası yürürlüğe konuldu.

78 GAZETECİ GÖZALTINA ALINDI

Gazeteciler sıklıkla ya toplumsal olayları, sokak eylemlerini takip ettikleri sırada ya da haklarında açılan soruşturmalar nedeniyle gözaltına alındı. 2022 boyunca Türkiye’de gözaltına alınan gazeteci, basın çalışanı ve yayıncı sayısı en az 78 oldu. Gazetecilerin iktidar politikalarına karşı protesto haklarını kullananların eylemlerini takip ettikleri sırada, çekim yapmalarının engellenmesi ya da olay yerinden uzaklaştırılmaları sırasında gözaltına alındığını görüyoruz. Yıl içinde 40 gazeteci değişen sürelerde hapis cezalarına çarptırıldı.

Araştırmamıza katılan gazeteciler de işlerini yapmalarına engel olan, oto-sansüre neden olan yasal uygulamalarla ilgili bilgiler verdi. Buna göre, gazetecilerin üçte birinden fazlası (yüzde 33,2) gazetecilik faaliyetleri nedeniyle yargılandığını ya da gözaltına alındığını belirtti. Yaptığı haberler nedeniyle suçlanma ya da yargılanma kaygısı taşımayan gazetecilerin oranı ise sadece yüzde 15,8 oldu.

YASA DIŞI ÇALIŞTIRILAN GAZETECİ SAYISI ARTIYOR

Araştırmamızın sonuçlarına göre gazetecilerin sadece üçte biri Basın İş Kanunu çerçevesinde çalıştırılıyor. Gazeteciler şiddet, sansür ve oto-sünsür ortamında günlük yasal çalışma süresinin üzerinde yer yer 13 saati aşan mesailerle görev yapmak zorunda kalıyor. Araştırma sonuçlarına göre gazetecilerin sadece yüzde 46,8’i yasal çalışma süresi olan 8 saat ve altında çalıştığını beliriyor. Yani gazetecilerin yarıdan fazlası yasal sürenin üzerinde çalışıyor. Bu ağır çalışma içinde ücretler ise sefalet düzeyinde. Aralık 2022 itibariyle gazetecilerin yüzde 38,1’i yani üçte birinden fazlası asgari ücret ve altında maaş alıyor. Gazetecilerin yüzde 82,2’si 10 bin TL altındaki ücretlerle geçinmeye çalışıyor.

Gazetecilerin sadece üçte biri (yüzde 32,3) bir medya kuruluşunda Basın İş Kanunu kapsamında çalışıyor. Basın İş Kanunu dışında istihdam edilen gazetecilerin oranı ise yüzde 19,6. Gazetecilerin beşte biri (yüzde 20,5) ise serbest/freelance gazetecilik yapıyor. 2021’de yüzde 6,6 olarak tespit edilen işsizlik oranı ise 2022’de arttı ve yüzde 7,9 oldu.

İşleriyle ilgili gelecek kaygısı duyduğunu belirten gazetecilerin oranı ise yüzde 88,4 olarak tespit edildi. En çok kaygı duyulan konu düzenli ve tatmin edici ücret alamama oldu. Gazetecilerin yüzde 45,7’si seçme şansı olsa öncelikli olarak iş güvencesini tercih edeceğini belirtmiş, 40,4’ü ise yüksek ücreti tercih edeceğini belirtmiştir.

İKTİDARI ELEŞTİRENE CEZA ÖVGÜ DÜZENE REKLAM ÖDÜLÜ

M4D Medya İzleme 2022-1 Raporu, Mesleki Memnuniyet Araştırması’nın yanı sıra RTÜK ve BİK uygulamalarıyla ilgili verileri de içeriyor. Bulgular, Türkiye’de şeffaf olmayan medya sahipliğinin yayın politikalarını belirlediğini, iktidar yanlısı medyanın reklam gelirleriyle kayırılırken eleştirel yayıncıların cezalarla boğuştuğunu ortaya koydu.

2022’de RTÜK en çok cezayı 2021’de olduğu gibi Halk TV’ye verdi. Halk TV’ye 23 kez ceza kesen RTÜK, Tele 1’e 16, KRT TV’ye 6, Fox TV’ye 5 kez ceza verdi. Zaman zaman eleştirel yaklaşıma ekranlarını açan Habertürk’e 2 ve Show TV’ye de 1 kez ceza verildi. Son toplantısı hariç olmak üzere RTÜK’ün yıl boyunca 13 yaygın televizyona verdiği toplam ceza miktarı 16 milyon 692 bin 950 oldu. Bu miktarın yüzde 66,4’ü, yani 11 milyon 83 bin lirası eleştirel dört televizyona, Halk TV, Tele 1, KRT ve Fox TV’ye verildi. Peki bu ceza alan kanallara kamu bankaları ya da devletin atadığı isimlerin görev yaptığı kamu şirketleri ne kadar reklam verdi dersiniz? Sıfır. Hiç kamu reklamı alamadı bu dört kanal. Aşağıdaki tabloda RTÜK’ün 2022’de ceza verdiği kanallar ve kamu reklamı süreleri yer alıyor.

Kanal ismi    2022 RTÜK cezası sayısı    2022 yılı kamu reklamı süresi /saniye
Halk TV            23                                                 0
Tele 1             16                                                   0
KRT                6                                                     0
Fox TV           5                                                    0
TGRT Haber    2                                            190.208
Show TV    1                                                    64.129
ATV          1                                                         431.879
TV 8        1                                                       227.020
Kanal D     1                                                 253.933
Star TV     1                                                 308.279
Beyaz TV    1                                           287.989


Kamu bankaları ve kamu idaresindeki şirketler neden en çok Turkuvaz Medya Grubu’nun televizyonu ATV’yi tercih ediyor? İktidarı çok destekleyene çok reklam, az destekleyen az reklam, eleştirene hiç reklam vermeme politikası değişmek zorundadır.

GAZETECİLERE ÇAĞRI

Gazeteciler sefalet ücretleriyle, 13 saati aşan mesailerle, basın iş kanunu kapsamı dışında çalıştırılıyor ve tehditlere, saldırılara, engellemelere uğruyor. Sansür ve oto-sansür kıskacında yazdıkları haberler için suçlanma ve yargılanma kaygısı taşıyor. İş güvencesi endişesi yüksek, ücretler ise en düşük seviyede. Bu koşullar altında mesleğimizi nasıl yapalım, basın bayramını nasıl kutlayalım?

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü bir araya gelmek, örgütlenmek için haklarımızı elde edebilmek amacıyla dayanışmak için bir fırsata çevirelim. Meslek örgütlerimizi, sendikalarımızı güçlendirelim.”

Gazeteciler Cemiyeti’nin Avrupa Birliği finansmanıyla yürüttüğü Demokrasi için Medya/ Medya için Demokrasi Projesi medya izleme raporlarına ve araştırma raporlarına Gazeteciler Cemiyeti’nin internet sitesi www.gc-tr.org ve M4D Projesi’nin internet sitesi www.media4democracy.org üzerinden ulaşabilirsiniz.