Gazete Emek - Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Abdullah Öcalan'la ilgili sözleri nedeniyle "suçu ve suçluyu övme" iddiasıyla başlatılan soruşturmada tutuklanan TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın tutuklanmasına tepki gösterdi.
“Meslektaşımızın tamamı gazetecilik sınırları içinde olan canlı yayın yorumları nedeniyle hedef gösterilmesi ve ardından gözaltına alınması bize asıl hedefin halkın haber alma hakkı olduğunu göstermişti. Maalesef tutuklama kararı da bunu doğruladı" diyen Bilgin, "Tutuklanan Yanardağ değil özgür, bağımsız, kamu yararını savunan gazeteciliktir. Hiçbir demokraside bunun zerresinin kabul edilmesi düşünülemez. Bunca olanaksızlığa ve akıl almaz para cezalarına karşın TELE1’in eleştirel yayınlarının milyonlarca izleyiciye ulaşmasını hazmedemeyenler kanalı ekranlardan silmeye çalışmaktadırlar" ifadelerini kullandı.
'ÖZGÜR BİR MEDYA ATMOSFERİNE KAVUŞMAK DA BİZİM ÖMÜR BOYU PEŞİNDE OLACAĞIMIZ YEGÂNE MÜCADELEMİZ'
Bilgin'in açıklaması şöyle:
"Hiç kimse iktidarı eleştirmesin, herkes her şeye boyun eğsin istiyorlar. Eğmeyeceğiz. Doğruları her yerde söylemeye devam edeceğiz. Bizim gazeteci olarak görevimiz okurumuza ve izleyicimize doğruları söylemekten geri adım atmamaktır. Ülkemizde gazetecilik fedakârlık isteyen, bedel ödemeyi göze almayı gerektiren çok zorlu ve bir o kadar da onurlu bir meslektir. Üzerindeki tüm baskılara karşın doğru bildiklerini okurdan gizlemeyen, eleştirel görüşlerini ve yorumlarını izleyicisine ulaştıran sayın Merdan Yanardağ da mesleğimizin onurlu üyelerinden biridir. Hiçbir gazetecinin mesleğini yapmak için bedel ödemeyi göze almak zorunda kalmadığı, demokratik, adil, özgür bir medya atmosferine kavuşmak da bizim ömür boyu peşinde olacağımız yegâne mücadelemizdir.
Meslektaşımız Merdan Yanardağ’ın önce sosyal medyada linç edilmesi, ardından hedef gösterilmesi ve sonunda tutuklanması kapkara günlerin habercisidir. Bu karar hepimize, demokrasi ve ifade özgürlüğü isteyen herkese yönelik ağır bir gözdağıdır. Biz bu filmi daha önce de gördük. Bu gözdağı gazetecilere vız gelir. Bunu asla kabul etmiyoruz ve sonuna kadar gazeteciliği, basın ve ifade özgürlüğünü savunmaya devam edeceğiz. Halkın haber alma hakkı için yokluklarla mücadele ederek yayın hayatını sürdüren TELE1’in üzerindeki baskılara karşı meslektaşlarımızı ve kamu yararını savunmayı sürdüreceğiz.”
