Hakikatten kaçanlar, suçlunun ortağıdır. Üreme hakkına sahip her kadın, kendini cezaevinde olan bir annenin evladının yerine koyma zorunluluğu olmalıdır. Kaçmaktan ümit besleyerek hiç kimse haklı değildir, aklı ve mantığı ve merhamet ile imanı olan her insan evladı, ona verilen nimeti kullanmak zorunluluğuna sahiptir. Akıldan kaçmak nereye kadar. Kaçınılan akıl gün gelir, sizin çocuğunuza karşı öfke kusar. Ama en önemlisi ülkenize karşı. Allah’ı biliyor ve seviyorsanız, insanın üstün özellikli kalite de yaratıldığına iman etmiş olursunuz. Buna iman eden aklını kullanmıştır. Aklını kullandığına inanan birey, haksızlığa uğrayanların arkadaşı olur. Kutsal kitap olan Kur’an-ı Kerim’de; Düşünmek, araştırmak ve kuşku duymak esas alınmıştır. Gerçek olan hakların sorgulanması şüphe ve araştırma ile başlar.
Bu minval de olan Türkiye ‘li halklara ve Kürt halkına;
Cezaevinde olan yalnızca Selahattin Demirtaş değildir. Kürt halkının ve Türkiye halklarının haklarını ve sorumluluklarını sorgulama arzusunda olup içeri de olması esas kılınmıştır. Yalnızca onu esir almak etik olmadığı kadar, onu destekleyen herkesi esir almaktır ve alınmalıdır. Kapılar sadece onun üzerine değil, onu destekleyenlerin de üzerine kapanmalı- kapandı. Her kesim en az onun kadar suçludur. İdam en az herkes için dile gelmelidir. Farkında olmadan aradan altı yedi geçti. Belki fark ettirmeden, içeride ki ışığını da söndürecekler. Ama ışığı büyük, ışığı halkı kadar büyük. O bir suçlu, o bizim kadar suçlu, o bizim suçlumuz, biz onun kadar müreffeh değiliz. Akledin, düşünün, şüphe edin, eşinize, ailenize ve çocuklarınıza bakın. Suçlu olduğunuzu kabul edin.
Başta YSP (HDP), Emek ve özgürlük ittifakı ve Hûda Par.
Baş eğerek hakikatten kaçmayınız. Netice itibariyle içeride olan bir kandaş var. Eğrisi doğrusu evde konuşulur ama şimdi birlik olma penceresinden bakılmalı. İnsanlar idam idam diye bağırırken kimseden çıt çıkmadı. Çıt çıkmadığı için soyut olarak idam edildi zaten. Gerçeklik algısını kaybetmeden, yanyana durulmalı. Köleliği yaşadığınız kadar yaşadınız ve tadını aldınız. Kiminin hoşuna gitti, kiminin boşuna kiminin ise mecburiyetine ama yaşadınız, bitiriniz. Yaşamınız yeterince monotonlaşıp, sistematikleştirildi zaten. Teslimiyet duygusundan kopma vakti geldi, artık. Bir bireyin temel olgularına sahip olduğunuzu bir an önce hatırlayıp, gereklilikleri görme engellilerinden kurtulma yöntemleri bulunmalı. Yaşanılan coğrafya da nice Selahattinler var olmuş ve olacaktır önemli olan sahip çıkmaktır. Kimseyi tanımadan ve kimseyle bağının olmadığına kanaat getirerek sahip çıkılmalıdır. Bir güce tapınmadan, sığınmadan destek olunmalıdır. Yüreğinde insanlık duygusunu taşıyan er kişi, teslim olmadan ifadesine ve iradesine saygı duyup galip gelmeli ve bu uğurda Selahattin Demirtaş ' ta bir uğur ve iradedir. Hiç biriniz soğuk değil, çirkin değil, düşüncesiz değil, gerici değil, öfkesi suretinde beliren değilsinizdir. Harcadığınızı zannedip, harcamayın ve harcamayın. Son olarak asıl ihtiyacımız para, makam mevki, şatafatlı cafcaflı hayat, söz sahibi değildir. Asıl ihtiyacımız mutluluk, onur, erdem ve var olduğu müddetçe cinsiyetleştirmeksizin haysiyet sahibi olmaktır. Kötüler hep kazanmıştır ama iyiler hayatlarında bir kez kazanma şansına erişir ve bununla onurlu bir hayatı sürdürüp iyiliği çoğaltırlar.
Ve unutmayın onlar ve çocukları ile eşleri için bir gün daha bitiyor.
Müdessir OĞUR