Gazete Emek - Gazeteci İsmail Saymaz Sözcü gazetesindeki köşesinde İyi Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’nun hiçbir engele takılmadan Türkiye-İran sınırını geçtiğini yazdı. Ne Türk askerlerinin ne de İran tarafının İYİ Partili vekili engellemediğini aktaran Saymaz yazısına, “İyi Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, yasa dışı geçişlerin önlenmesi için duvarın örüldüğü, dikenli tellerin gerildiği, derin hendeklerin, sözde kuş uçurtulmayan Türkiye- İran sınırını elini kolunu sallaya sallaya geçti” diyerek başladı.
Türkoğlu’nun metrelerce ileri gittiğini kaydeden Saymaz yazısında şu ifadelere yer verdi:
“İran köylerine yaklaştı.
Ne Türk askeri…
Ne de İranlılar “Dur, gitme” dedi.
Türkoğlu, sınırın ortasında hatıra fotoğrafı çekerek, Türkiye’yi kaçak cennetine çeviren sorumsuzluğu ispat etti.
Türkoğlu ve ekibi kaçak geçişleri yerinde tespit için 9 Ağustos günü Van’a gitti. Beş gün boyunca Başkale, Özalp, Saray ve Çaldıran’da sınır hattını dolaştı.
Hem gündüz gözüyle gördü.
Hem de gece…
Saray’a bağlı Yukarı Tulgalı Köyü’ndeki sınır noktasından sınır duvarının inşaatı tamamlanmadığı ve tel örgü gevşediği için İran’a geçti. İki ülke sınırının ortasında video çekti.
Görüntülerde Türkoğlu’nun sol tarafında 300 metre ileride İran Köyü ve karakolu, sağda 500 metre ileride Türk karakolu var. Hiçbir asker Türkoğlu ve ekibini durdurmuyor.
Türkoğlu:
“Duvar belli yerlerde bitiyor. Kimi yerde yok, kimi yerde inşaat sürüyor. Bazı yerlerde ise duvarın üzerinden geçilebiliyor. Tel örgüler gevşemiş. Duvarın olmadığı iki noktadan geçtim. Engelle karşılaşmadım. Sorun çıkmasın diye ilerlemedim ama 100 metre kadar içeriye girdim.”
“NEREYE GİDİYORSUNUZ DEMEDİLER”
Türkoğlu’na “’Hemşehrim, nereye gidiyorsunuz? demediler mi” diye sordum.
“Demediler” diye yanıt verdi.
“Karakollarda kimse yok muydu?” diye sordum.
“İlla ki vardı. Uzaktan gördük, kapısında araçlar bulunuyordu. Ben sınırlarımızın güvensiz olduğunu ve hiçbir engele takılmadan karşıya geçtiğimi, devam etsem İran’a gidebileceğimi gösterdim” dedi.
KAÇAKLAR SINIRA BIRAKILIYOR
Türkoğlu, daha sonra da bir kaçak kafilesiyle karşılaşmak için gece vakti yola çıktı. Karşılaşsalardı kafileye karışarak, gittikleri noktaya kadar devam edecekti.
Sıfır noktasına giden yolda karanlıkta art arda sekiz minibüs belirdi. Köylülerin Türkoğlu’na anlattığına göre askerler kaçakları bu minibüslere koyarak, İran tarafına bırakıyordu.
Türkoğlu ve ekibi minibüsleri takibe aldı.
Takip sınır karakoluna kadar sürdü.
Türkoğlu, kaçaklarla dolu minibüslerin karakola dolu girip boş çıktığını iddia ediyor. “Minibüslerin boş döndüklerini net gördük” diyor.
Türkoğlu, aynı gece sınırda geçiş gözlemi yapmak istedi. Fakat yolun taşlarla kapatıldığını, askerin önlem aldıklarını gördü.
Mecburen geri döndüler.
Ardından askeri araçların kaçak girişi tespit etmek için tarlaları uzun ışıklarla taradığını fark ettiler.
Anlaşılan…
Türkoğlu’nun inceleme yaptığı haberi uçurulmuştu.
Türkoğlu:
“Kaçak geçiş yapan sığınmacı görmedik, ancak gündüz gözüyle engelsiz biçimde İran’a girip geri döndük. Gece vakti sığınmacıların sınır dışı edilişine tanık olduk.”
Köylü: Geceleri kaçak geçişi sürüyor
Türkoğlu kaçakçılık trafiğini yakından bilen bir köylüden bilgi aldı.
Köylü şu bilgileri verdi:
“Duvar yokken çok geliyorlardı. Duvar örüldüğü için daha az geliyor. Geceleri daha çok geliyorlar. Duvarın olmadığı noktalardan geçiyorlar. İran sınırından teslim alınan kaçaklar kaçakçılar tarafından evlere dağıtılıyor. Sonra istedikleri şehirlere gönderiliyorlar.”
TÜRKOĞLU’NUN RAPORU
Köylü, İran’dan sınıra gelmek için 2 bin, sınırdan Türkiye’ye girmek için 5 bin dolar ödendiğini belirtiyor.
İran yol veriyor, kaçakçılık meslek olmuş
Türkoğlu’nun Hudut Raporu’nda şu tespitler var:
Hudutta duvar yapımı büyük bölümüyle tamamlanmış. İran’la bazı ihtilaflı alanlardan kaynaklı boşluklar bulunuyor. Boşluklardan geçişler düşük oranda sürüyor.
Duvar yüksekliği üç metre. Tel örgü ile dört metreyi buluyor. Duvar geçişi durdurmuyor, geciktiriyor.
Kışın kar duvar seviyesine ulaşıyor, geçişe müsait hale geliyor.
Mayınların temizlenmesi geçişlere davetiye çıkardı.
Tedbirler son bir yılda artırıldı. Yoğun geçişler daha önceki senelerde oldu. “Asker isterse kuş uçurtmaz!” yorumunu yapan yöre insanında sınır güvenliğinin siyaseten engellendiği kanısı hakim.
Kaçak geçişler İran’ın bilgisi dahilinde yapılıyor.
İran ile geri kabul anlaşmasının olmaması kaçakların gönderilmesini zorlaştırıyor. Hava yolu ile gönderme maliyetleri çok yüksek.
Kaçak geçişler; bir ayağı İran, bir ayağı Türkiye’de olan insan kaçakçısı şebekelerce yapılıyor. İçişleri Bakanı’nın değişmesiyle şebekelere operasyonların başladığı belirtiliyor.
Bölgede kaçakçılık meslek haline gelmiş. İstihdam olanakları yaratılmalı.
Hudutlarda görev yapacak birliklerin özel yetki ve becerilere sahip olması gerekiyor. İYİ Parti’nin ‘Güney Ordu Komutanlığı’ önerisi tartışılmalı.
İran’da mazotun bir liranın altında olması ve pek çok ürünün ucuz olması, kaçakçılığı teşvik ediyor.
Vizesiz geçme muafiyeti verilen ülkelerin çokluğu ve girişte kriter aranmaması, yasal geçişleri ilticaya dönüştürüyor.
Turist vizesi ve kısa dönem ikamet suistimal ediliyor. Süresi dolanlar geri gitmiyor.
Turizm amaçlı altı aylık ikamet izni nedeniyle Türkiye’deki yabancı sayısı 800 bine çıktı. Bu madde tekrar düzenlenmeli.
İkamet izni olmadan çalışma izni alınması ve vergi mükellefi olmadan merdiven altı işletmelerin açılmasına yol açıyor.
Bazı üniversitelerde yabancı öğrenci kabulünde kota uygulamasına dikkat edilmediği için çok sayıda yabancı öğrenci kaydı yapılıyor.”