Gazete Emek - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İsmail Küçükkaya'nın sorularını yanıtlıadı. Halk TV'ye konuk olan Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle:
Bir genel başkan kendisi çalışırsa örgütünü çalıştırırsa o parti başarılı olur.
(Ogün Samast'ın tahliyesi) Birincisi yüreğim yanıyor ve ilk duyduğumda sözün bittiği yer bu dedim. Ogün Samast bir güvercin katilidir. Hrant Dink bu ülkeye güvercinleri vurmazlar demişti ama vurdular.
Ogün Samast onu yaptıktan sonra yakalandığında birileri onu aldılar Türk bayrağının önünde onunla poz verdiler, sırtını sıvazladılar. O sırtı sıvazlayan bir kişi değil. Düşünsenize bir katil yakalanmış, o katili bir bayrak önüne çekecek duruma vaziyet eden Türkiye'deki belirli güçler. O el, Ogün Samast'ı geçen gün serbest bıraktıran el. Ogün Samast evet bir katil ama sadece tetiği çeken kişi. Tetiği çektirenler şunu söylüyorlar bize; 'Biz buradayız, katilimize bile sahip çıkarız.'
ONLAR BİZİMLE DEĞİL, BİZ ONLARLA UĞRAŞACAĞIZ"
Kimse korkmasın. Hepimiz Hrant'ız derken boşuna söylenmiyordu. Biz öldürmekle bitmeyiz. Bundan sonra o derin yapı şunu bilsin, enselerindeyiz. Bundan sonra onlar bizimle değil, biz onlarla uğraşacağız.
AKP'de Anayasa Mahkemesi'ni güçsüzleştirecek ve bu yargı krizini Erdoğan'ın gönlüne göre çözecek hiçbir işin içinde olmam. Herkes bilsin. Ama örneğin infaz düzenlemesiyle bu tip katillerin böyle kolayca dışarı çıkmasının önüne geçecek şeylere de olumlu katkı sağlarız. Ogün Samast gibi birinin serbest bırakılması Ermeni Cemaati'ni inciten ve tedirgin eden bir meseledir. Türkiye'de bütün azınlıkları, Türkiye'de anayasayla korunanları, Türkiye'deki bütün muhalefeti tehdit eden bir meseledir.
Muhalefetteki toparlanmayı, heyecanı ve bundan sonraki yapabileceklerimizi görüyorlar. CHP'nin bir bütün olarak kucaklaşmasının ve ayağa kalkmasının. Yerel seçimlere motive olmasının ve yerel seçimlerden sonrasında da bir dinamizm taşıyacak olmasının bu yaşananlarla ilişkisi vardır. Ayar veriyorlar. Ben de diyorum ki 'demirden korksak trene binmezdik. Biz sizden korkacak olsak buralara gelmezdik.' Ne yaptığınız bu işlerle, ne tam CHP'deki değişim konuşulurken anayasasızlaştırma süreciyle hiçbirisinden asla ve asla atacak bir geri adımımız yoktur.
"ANAYASA HAMLESİ DARBE GİRİŞİMİ"
Ben bu işe girerken zor bir işe giriştiğimi biliyordum. Hem yerel seçimlerde bir felaket yaşayabiliriz ve muhalefet dağılabilir. Türkiye'deki tek adam rejimi iyice sertleşebilir diyorduk. Düşündüğümüz gibi oldu, değişim bir umuda dönüştü. Kongre gerçekten çok olumlu bir havada geçti. Muhalefet toparlandıktan sonra iki tane hamle yaptılar. Büyük bir anayasa tartışması hamlesi. 'Anayasa kararlarına bile uymayız, Türkiye'de patron biziz. Tayyip Erdoğan ne diyorsa o olur. Onun atadığı hakimler ne diyorsa o olur' dediler. Bu bize karşı bir hamle. Anayasayı kaldırdığınızda bu darbe girişimi.
Cumhurbaşkanı birkaç gün suskundu sonra gördük ki Yargıtay'ın tavrını sahipleniyor, AYM'yi yok sayıyor. AYM ile ilgili madde cumhurbaşkanının gözünde yok, o sayfayı yırttı attı. O sayfayı sen yırtar atarsan, TBMM'yle ilgili 80. maddeyi de yarın yırtıp atmayacağının garantisi yok. O zaman benim ana muhalefet olarak varlığımı borçlu olduğum o sayfayı da yırtıp atacaksan, ben anayasanın bu sayfanın atılmasına ses çıkarmazsam yarın sıra bana gelir. Bu bir darbe girişimi.
Bütün darbeler doğası gereğince iktidara yapılır. Herkes döner muhalefet ne diyor diye bakar. Ben o gece meclisi açalım dedim. Millet sandıkta yeni bir görev verene kadar ana muhalefet partisiyiz, hükümetin arkasında, darbenin karşısındayız dedim. Ben o gece de Yargıtay kararından sonra da gelin bu darbeye direnelim dedim. Numan Bey önce 'olur' dedi, sonra baktı ki AKP'de bir şey var toplamadı. Çünkü birlikte olursak bir anlamı var o işin. Sonra Tayyip Erdoğan direnişin yanına geçmedi, darbenin başına geçti. O dedi ki 'AYM'ye haksız' ve Yargıtay'ı destekledi. Anayasanın o sayfasını yırttı attı. Bundan sonra biz direnmek zorundayız, sıra bize gelir. Tayyip Erdoğan darbenin başına geçtiği için biz direniyoruz.
YEREL SEÇİM ADAYLARI
İlk MYK'da adaylarımızı görevlendirdik. Pazartesi günü bize bir taslak getirecekler. Müzakere edip kararlaştırıp ilan edeceğiz. Kamuoyu araştırmalarıyla vatandaşın gönlünde olan başkanları tekrar aday göstereceğiz. Kongredeki tutum bizim için bir ölçüt değil. Kongrede karşımdaymış başarılıysa listede, kongrede yanımdaymış başarısızsa müsaade isteyeceğiz, başka yerde çalışırız. Tam olarak böyle yapacağız. Seçimden önce kimseye verilmiş belediye başkanlığı sözüm yok. İlk düğmeyi yanlış iliklersen CHP'de genel başkanlık yapamazsın. Kim belediye başkanı olacak sizin gibi ben de bilmiyorum ama yöntemi biliyorum.
"KILIÇDAROĞLU'NDAN ENKAZ DEVRALMADIK, BUNU SÖYLERSEM NANKÖRLÜK ETMİŞ OLURUM"
Kemal Bey bu partiye inanılmaz emek verdi. Bu partiye nezaketi getirdi ve bu partide çok önemli bir değişimi de gerçekleştirdi. Biz Kemal Bey'den enkaz devralmadık. Bunu söylersem nankörlük etmiş olurum. Kemal Bey'in yaptığı doğruları sürdürüp, Kemal Bey'in döneminde hep birlikte yapamadıklarımızı veya hep birlikte yaptığımız yanlışları düzeltirsek iktidar namzeti bir parti devraldık. Kemal Bey'e saygılı olmak hepimizin boynunun borcu. Özgür Bey çalışkan da Kemal Bey değil mi? İçimizdeki en çalışkanıydı. Ben bundan sonra kişisel olarak da ömür boyu kendisine hürmetimi sürdüreceğim. Türkiye siyasetine katkılar yapmaya devam etmesinin son derece değerli olduğunu düşünüyorum.