EMEK HABERLERİ

Polonez işçilerini ziyaret eden EMEP Başkanı Seyit Aslan: Konfederasyonlar işçilerle dayanışma içinde olmalı

Sendikalaştıkları için işten atılan Polonez işçilerini ziyaret eden Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan, tüm konfederasyonların direnen işçilerle dayanışma içinde olması gerektiğini vurguladı.

Abone Ol

Gazete Emek- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez’de Tekgıda-İş’e üye olmalarının ardından işten atılan 135 işçinin başlattığı direniş de dayanışma ziyaretleri de sürüyor. Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan ve Esenyurt İlçe Örgütü ziyaret etti.

Ziyaret sırasında bilgi veren sendikacılar, “Polonez işçileri sendikalaştıkları için işten atıldı. Bugün işçiler ekmeği için işine geri dönmek için mücadele ediyor. Biz azimle ve kararlılıkla patronların sendikal hakka saygı duymaları için mücadele veriyoruz. Bu işçi sınıfının mücadelesi, biliyoruz ki burada Polonez işçileri kazanınca tüm işçiler kazanacak. Biz bu yolda yalnız yürümeyeceğimizi biliyorduk ve siz bugün yanımızdasınız” dedi.

Türkiye'deki patronların sendikalaşan işçileri Kod 46’dan (İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması) atıldığını belirten Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan da “Ama en büyük hırsız onlar, çünkü işçinin emeğini çalıyorlar. Burada ucuz iş gücü, ucuz emek sömürüsü var. Bu yüzden uluslararası tekeller burayı tercih ediyorlar. Onların amacı daha fazla kâr etmek, daha fazla sömürmek. Son iki yılda Polonez’in net kârı 450 milyon lira. Bu parayı patrona buradan atılan işçiler kazandırdı” dedi.
Sendikanın, işçilerin en doğal hakkı olduğunu söyleyen Aslan şöyle devam etti: “İktidar isterse buradaki işçinin sorununu bir günde çözer ama böyle bir derdi yok. Biz örgütlü gücümüzü, dayanışmamızı, mücadelemizi devam ettirerek o tezgahların başına onurlu bir şekilde geçeceğiz. Buradan bütün konfederasyonlara, emek örgütlerine sesleniyoruz, her direniş, mücadele, kazanım işçi sınıfının kazanımıdır. Konfederasyonların gözü burada olmalı burada ve tüm direnişlerde işçilerle dayanışma içinde olmalı.”

Bir taraftan sendikal mücadele veren işçilerin diğer yandan siyaset yapması gerektiğini de belirten Aslan, “Sermayenin partileri karşısında kendi partimizde örgütlenerek mücadele vermek zorundayız” dedi.

BİZİ MAL OLARAK GÖRÜYORLAR
Yapılan açıklamalardan sonra Seyit Aslan’la sohbet eden işçiler şunları anlattı: “Biz daha önce yönetime defalarca taleplerimizi dile getirdik, duvar oldular. Her sene aynı oyunu oynadılar, hep aynı yalanlarla karşımıza geldiler, sürekli bizi oyaladılar. Bizim promosyon paralarımızla bile buranın beyaz yakalarına araba kiraladılar. Bir SMS ile bizi gerekçesiz işten attılar. Gece burada çalışan işçi kadınların ücret farklarını vermediler. Şirket kârını katladı ama biz emeğimizin karşılığını isteyince kapıya koydular bizi. Pazar mesaisine gelmeyenleri azarlayıp ilkokul çocuğu gibi sıraya dizerlerdi. Burayı satın alan uluslararası şirketin temsilcileri bize ‘Biz sizi satın aldık’ dedi. Bizi mal olarak gördükleri buradan belli. Sesini çıkarana sürekli sürgün, tutanaklar... Biz anayasal hakkımızı kullanmak istedik, buranın bacası tütsün istiyoruz ama insanca çalışma koşullarında çalışarak…”


Kaynak: Evrensel