Referandum her coğrafyada aynı anlama gelmiyormuş. Düne kadar halk iradesinden bahsedenler Kürt kardeşlerinin iradesini vahim bir sonuç olarak görmektedir. Nüfusu on milyonlarca olan Kürt halkı 21. yüzyılda hala statüsüz yaşamalıdır diyen hakim düşünce kaybedecektir.
Bu referanduma karşı çıkmak ya da yanlış bulmak, "Kürt halkına yaşama hakkı yoktur " demektir. Artık kurumlarını oluşturamayan bir halkın yaşam alanı olmadığını bilmek lazım.
Açık ve net bir şekilde ifade etmekte fayda var. Kürtlerin anadilde eğitim ve öğretim almasını istiyorsanız devlet veya devlete benzer bir kurumunuzun olması lazım.
Kürt halkı hastanelere bankalara, postanelere ve yaşamın her alanında kendileriyle anadilleriyle konuşmak istiyorlarsa yine bu kurumsallaşmaya ihtiyacınız var. Kendinizle ilgili bir karar vermek istiyorsanız yine böyle bir kuruma ihtiyacınız vardır.
Şu an bir çevrenize bakın Kürt halkının çoğunluğunun yaşadığı Ortadoğu'daki bu dört devletin hangisi Kürt halkını diliyle, kültürüyle, örf ve adetiyle kabul etmektedir.
Daha düne kadar, hatta bugün bile Kürtler'in dilinin bir medeniyet dili olmadığını söyleyenler var.
Kürt halkına ne verdiler de ne istiyorlar. Referandum Ortadoğu'nun barışına zarar veriyormuş yüzyıldır Kürtlerin tepesine çöküp dilini, kültürünü her şeyini imha edince barış oluyormuş.
Çok net anlamak lazım Güney'de yaşanan gelişmeler bir parti sorunu değildir. Bir ideolojiyi savunmak hiç değildir. Bir ulus sorunudur. Öyle bir halktır ki dört parçaya bölünmüş, dünyanın dört bir tarafına dağılmış, hiç bir statüsü olmayan kendisiyle ilgili karar veremeyen, her on yılda bir toplu ölümlere maruz kalmış bir ulus. Dili parçalanmış, yasaklanmış 40 milyon üzerinde bir halk. Ne yani bu halk kendi kaderinde hiç mi söz sahibi olmamalıdır.
Hani demokrasi, hani sandık, hani halkın iradesi. Bunların hepsi koca bir yalan mı? Yani Kürtlerin bu dünyada yaşama şansı yok.
Sebep deseniz dünya barışına zarar verecekmiş. Bu duruma kargalar bile güler. Durum biraz bundan ibaret. Kürtler ve kurumları bu duruma dikkat etmelidir. Kimse partici olmamalıdır ulusal birliği savunmalıdır.
Sonra diğer tüm partiler kendi mücadelelerini ideolojileri doğrultusunda vermelidir. Bir kaç tane gereksiz ve talihsiz açıklama dışında tüm Kürt parti ve kurumları bu referandum sürecini büyük bir olgunlukla karşıladı. Yöntem olarak eleştirilse bile halkın iradesi esastır ve verilen karara saygı duyulmalıdır düşünceside anlamlıdır.
İyi bilinmelidir ki dünya haritasında artık Kürdistan'ında resmî olarak yerini alması lazım.