Gazete Emek- AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan katıldığı Kağıthane-İstanbul Havalimanı Metrosu Açılış Töreni’nde konuşma yaptı. Kanal İstanbul hakkında konuşan Erdoğan, “Er ya da geç ülkemize kazandıracağız” dedi.

Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Bunlar Boğaz’ın altından Marmaray’ı geçirebilirler miydi? Bir tanesi; aa bunda sürücü yok muydu?” diyor. Bir diğeri de “Bunları galiba Paris’te yapmışlar” diyor. Paris’te metrolarda damdan sular akıyor sular. Bizim metrolar pırıl pırıl, tertemiz. Haberleri yok. Ülkemizde siyaset yapan birilerinin ne İstanbul’dan ne İstanbul’u altyapısından ne de teknolojinin geldiği seviyeden haberleri var. Bu şehrin her meselesiyle yakından ilgilendik, hangi belediyenin kimde olduğuna bakmadan Fatih’in emaneti bu şehrin her sıkıntısına çözüm aradık, bu şehri kimsenin insafına bırakamayız.

Kağıthane’ye kağıttepe diyenlerden, Paris’i bildikleri kadar İstanbul’u bilmeyenlerden fazla bir şey de beklemiyoruz. Bunlar Türkiye’yi de İstanbulumuzu da tanımıyorlar. Kendi ülkelerinde adeta yabancı bir turist gibi yaşıyorlar. İstanbul’a belediye başkanı olduğumuzda ne kandıranlardan ne kandırılanlardan olacağız demiştik.

Hayata geçirdiğimiz her çalışmada sadece bugünün ihtiyaçları değil şehrin geleceğini de göz önünde bulundurduk. Devletimizin kasasından 1 kuruş çıkmadan yapılan İstanbul Havalimanı, bugün Avrupa’nın en yoğun dünyanın en iyi havalimanları arasında yer alıyor. Bay Kemal, 1 kuruşsuz yaptığınız yatırımları anlatın diyor. Bak Kamu özel işbirliği yatırımlarıdır bunlar. İGA’yı, Yavuz Sultan Selim’i, Osmangazi’yi böyle yaptık. Ama siz bunları öğrenene kadar çok zaman geçecek.

“KANAL İSTANBUL’U ER YA DA GEÇ ÜLKEMİZE KAZANDIRACAĞIZ”

Dünyanın turizm, ulaşım, finans, kültür, sanat, spor merkezi olmak yolunda hızla ilerleyen İstanbul için aşkla çalışmaya devam edeceğiz. Kanal İstanbul projesini er ya da geç ülkemize kazandıracağız. Eğer biz bunlara kulak vermiş olsaydık, metrosuz, yolsuz, şehirsiz bir İstanbul olacaktı.

Hükümetlerimiz döneminde önemli projelerin merkezine İstanbul’u yerleştirdik. Ulaşımdan, tarıma tüm alanlarda yatırımalar yaptık. Önümüze çıkan sorunları aşarak yolumuza devam ettik. Kentsel dönüşüm çalışmalarıyla şehrin geleceğini inşa edecek projeler yürüttük

Suyu 110 km’den dağları delerek İstanbul’a getirdik. Çöpleri kaldırdık mı? Kaldırdık. Ümraniye çöplüğündeki patlamayı hatırlayın. 39 vatandaşımız orada öldü. Bütün bunlarla beraber her ne yaptıysak İstanbul’u çirkin binalara hapsetmek isteyenlere rağmen yaptık. Böylece İstanbul büyüklüğündeki bir dünya şehrinin hayati öneme sahip bir eksiğini daha gidermiş oluyoruz. Spor, eğitim, sağlık, kültür merkezi olma yolunda hızla ilerleyen İstanbul için çalışmaya devam edeceğiz. İnşallah Kanal İstanbul projesiyle şehrimize yeni bir soluk borusu daha açarak hem Boğaz’ın yükünü hafifleteceğiz. Kanal İstanbul ile İstanbul’un marka değerini yükselteceğiz. Altyapısını oluşturduğumuz bu projeyi ülkemize kazandırmakta kararlıyız.

’14 MAYIS’ MESAJI

Rahmetli Menderes’in, 14 Mayıs 1950’de ‘Yeter söz milletindir’ diye başlattığı demokrasi devriminin tarihimizde ayrı bir yeri vardır. Her ne kadar sonu idam sehpasına çıkmış olsa da milli iradenin üstünlüğüne dayalı bu haykırış, daha sonra pek çok insana da ilham ve cesaret vermiştir. Biz de 20 önce ülkeyi yönetme sorumluluğunu devraldığımızda, ‘Yeter, söz de karar da milletindir’ diyerek bu kutlu adımı bir üst basamağa çıkardık. Şimdi ülkemiz yeni bir seçimin eşiğinde, bilhassa son 10 yılda yaşadıklarımızı şöyle bir gözünüzün önünden geçirin. Gezi olaylarından çukur eylemlerine, darbe girişimlerine kadar terör saldırılarına sayısız imtihandan geçtik. Yeni yönetim sistemine geçtiğimiz ayın hemen ertesinden başlayarak ekonomimizi mahvetme yolunda birçok adımlar attılar. Ama başaramadılar. Başaramayacaklar. İşte şu anda İngiltere’nin hali ortada. Fransa’nın hali ortada. Almanya’nın hali ortada. Elhamdülillah, bizim halimiz de ortada. Bu imtihanların hepsinin üstesinden gelmeyi başardık.