Gazete Emek Diyarbakır’da, DİTAM tarafından düzenlenen toplantıda, Kürt meselesindeki çözümsüzlüğün toplumsal, ekonomik ve uluslararası ilişkilerdeki etkileri konuşuldu. 

Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) tarafından, “Kürt Meselesinde Çözümsüzlük Türkiye’ye Neler Kaybettiriyor? toplantı düzenlendi. Bir otelde gerçekleştirilen toplantıda, Kürt meselesi konusunda uzman akademisyenler, STK temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı. 

ÇÖZÜMSÜZLÜK BÜTÜN TÜRKİYE’YE KAYBETTİRİYOR”

Toplantının açılış konuşmasını yapan DİTAM Başkanı Mesut Azizoğlu, DİTAM Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Azizoğlu, Kürt meselesindeki çözümsüzlüğün 100 yıldır herkese kaybettirdiğini belirterek, “Halbuki, Kürt meselesinin çözülmesi için çok haklı ve insani gerekçeler var. Kürt meselesindeki çözümsüzlük sadece Kürtlere değil bütün Türkiye’ye kaybettiriyor” dedi. 

Başkan Azizoğlu: 'Kürt meselesinde, 100 yıllık süreçte yapılan yanlışları doğru bir şekilde değerlendirmeden, diğer gerekçeleri ve talepleri göz ardı ederek, sadece tek bir gerekçe üzerinden bir çözüm aramak eksik bir yaklaşım olur ve çözüme ulaşmayı zorlaştırır” dedi. 

Diyarbakır valiliğinden yasak kararı! Diyarbakır valiliğinden yasak kararı!

Veri Enstitüsü Başkanı Bekir Ağırdır ise, Türkiye’nin önündeki en büyük zihinsel ambargonun Kürt meselesi olduğunu ifade ederek, “Türkiye’deki insanları yüzde 74’ü depresyon seviyesinde. Türkiye’deki gidişattan memnun olanların oranı yüzde 15. Bu açılımın böyle bir ihtiyaçtan kaynaklandığını düşünüyorum” dedi.

“ORTAK YAŞAMA İRADESİ EKSİLİYOR"

Ağırdır, Türkiye’de ortak yaşama iradesinin eksildiğini, 30 yaş altı gençlerin yüzde 82’sinin fırsat bulursa Türkiye’den ayrılmak istediğinin ortaya çıktığını ve bunun bir çok sebeplerinden birininde Kürt meselesi olduğunu söyledi. Türklerin güvenlik kaygısı sorunu olduğunu ve ülkeyi yönetenlerin bunu sürekli kaşıdığını da sözlerine ekleyen Bekir Ağırdır, “Ülkeye yöneten kurum ve kişiler demokratikleşmeden Kürt meselesini çözmek zordur” diye konuştu. 

KAYYIM YASASI ANAYASAYA AYKIRI, AMA CHP BUNU AYM’YE TAŞIMADI”

Dicle Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun ise, çözüm geciktikçe sorunun maliyeti ve coğrafyasının değiştiğini, Türkiye’ye olan faturası kabardığını ve bunun siyasette daralmaya yol açtığını ifade etti. Kayyım ile ilgili çıkarılan yasanın Anayasaya aykırı olduğunu ancak bugün kadar bir çok yasayı AYM’ye götüren ana muhalefet partisinin bunun götürmediğini de söyleyen Coşkun, Kürt meselesi nedeniyle kapatılan partileri anlatırken, “Kürt sorunu, Türkiye’yi siyasi parti mezarlığına çevirdi” dedi. 

EKONOMİK DARALMANIN FATURASI KÜRTLERE KESİLDİ”

Kürt meselesinde çözümsüzlüğün ekonomiye katkısı başlığında konuşan akademisyen Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu da, 2013 yılından sonra Kürt illerine yönelik bir ayrımcılık yapıldığını düşündüğünü ifade ederek, “Kürt sorununu çözemeyen Hükümet, 2015’ten önce Kürtleri ekonomik olarak zayıflatacak bir politika izlediğini düşünüyorum. Kamu yatırımları baktığımızda 2013 yılına kadar genel bir artış var. 2013 yılından sonra Kürt illerindeki kamu yatırımları azalıyor, Türk illerinde ise bu artıyor. Burada ekonomik daralmanın faturasının Kürtlere kesilmiş gibi görünüyor.

Editör: Bekir GÜNEŞ